Türk milliyetçiliğinin çınarı Türk Ocakları, 44. Olağan Büyük Kurultayı'nı gerçekleştirdi. Ankara Ticaret Odası Meclis Salonu'nda gerçekleşen Kurultay'a katılım yoğundu. Türk Ocakları Genel Başkanı Prof. Dr. Mehmet Öz tarafından çıkarılan tek liste oylanarak kabul edildi ve Genel Başkan Öz güven tazeledi.

Ankara Ticaret Odası Meclis Salonu'nda gerçekleşen Kurultay'a katılım yoğundu. Türkiye'nin dört bir yanından gelen Türk Ocakları şubelerinin delegelerinin yanı sıra Merkez Yönetim Organları, kurullar ve pek çok önemli misafir Kurultay'da yerlerini aldılar.

Türk İslam kültürüne, Türk milliyetçiliğine ve sosyoloji bilimine bilimsel anlamda büyük katkıları olan Türk Milliyetçisi Prof. Dr. Erol Güngör Hocamızı aramızdan ayrılışının 33 yılında Ülkütek olarak rahmet ve minnetle anıyoruz.

Erol Güngör Özellikle “Türk Kültürü ve Milliyetçilik” ile “Kültür Değişmesi ve Milliyetçilik” isimli çok önemli iki eseriyle. Milliyetçiliğin bir parti programına sığmayacak kadar geniş ve renkli bir kültür cereyanı olduğunun altını çizerek Türklüğün İslam’la buluşmasının Türk ve dünya medeniyetine verdiği katkıları sosyoloji verileri ile ortaya koymuştur.

Her ne kadar güvenlik arttırılsa da ya da metal detektörler kullanılsa da intihar bombacıları toplum için büyük bir tehdit oluşturuyor. Ülkemizde son zamanlarda canlı bomba saldırıları nedeniyle çok sayıda insanımızı kaybettik. Dünyanın değişik yerlerinde de çok sayıda insan canlı bomba saldırılarıyla hayatını kaybetti.

Bir girişimci tarafından geliştirilen detektör intihar yeleklerinde ve patlayıcıların da buluduğu şarapnelleri tespit edebiliyor. CBD-100 bir kutu büyüklüğünde portatif bir cihaz ve metal detektörlerin saptayamadığı güvenlik boşlukları onarılabilir

Bir üçayağa monte edilen cihaz 5,9 kg ağırlığında, bir yayılma spektrumu kullanarak, insanlara devamlı radar dalgaları yollayarak, polarize sinyallerin değerlendirerek, bir kişinin tehdit olup olmadığını tespit edebiliyor.

KANDİLİNİZ KUTLU OLSUN

TÜRK - İSLAM aleminin Regaip kandilini kutlar, hayırlara vesile olmasını dileriz.

Ülkemizin bu zor günlerinde bizleri mübarek üç aylara ulaştıran Allah'a şükürler olsun. Bizleri rahmeti ile merhamet etsin.

Bu gece Allah’ın (C.C.) lütuflarını sağanak sağanak yağdırdığı Regaib Kandili. Bu geceyi ibadetle ihya etmenin sevabı çok büyüktür. Peygamberimiz (S.A.V.), bir hadislerinde bu gecede yapılacak duaların Allah katından geri çevrilmeyeceğini bildirmişlerdir.

Başbuğumuz Alparslan Türkeş Bey’i Hakka yürüyüşünün 19. sene-i devriyesinde rahmet, minnet ve özlemle yâd ediyoruz. ,Merhum liderimizin kabrinin nur, mekânının Cennet olmasını Cenâb-ı Allah'tan niyaz ediyoruz.

Başbuğ Alparslan Türkeş adı her geçen gün tüm Türk dünyasında dilden dile, gönülden gönle yayılmakta; fikirleri ilk günkü tazeliğini korumaya devam etmektedir. Başbuğumuzun açtığı ülkü yolu, yine onun fikirleri doğrultusunda ışımaya ve Türklüğün ufkunu aydınlatmaya devam etmektedir.

Başbuğ Alparslan Türkeş’in öngörüsü ile kurulan Ülkücü Teknik Elamanlar Derneği, onun bıraktığı emanetlerden biri olarak; üzerinde taşıdığı sorumluluğu hakkıyla yerine getirerek, Başbuğ’umuzun ruhunu şad etmekten, Ülkesi için gereğini yapmaktan bir an bile vazgeçmeyecektir.

Başbuğ'umuz Alparslan Türkeş Bey'i, dava ve ülkü şehitlerimizi bir kez daha rahmet ve şükranla yâd ediyoruz.

Onun Türk milleti için manevi vasiyeti, ülkücülerin kendi aralarında kenetlendiği ve Türk Milletiyle tam bir kucaklaşma yaşadığı gün gerçekleşecektir

ÜLKÜTEK

Türk-İslam âleminin Nevruz Bayramı’nı Ülkütek olarak kutluyor ve Cenab-ı Allah’ın Milletimize huzuru, mutluluğu, refahı ve kardeşçe yaşamayı nasip etmesini tüm içtenliğimizle niyaz ediyoruz.

Baharın gelişini, doğanın uyanışını müjdeleyen, umut dolu başlangıçların , bolluk ve bereketin simgesi Nevruz Bayramı, sadece ülkemizde değil, Türk coğrafyasının tümünde,tüm komşu ülkelerde, akraba  devlet ve topluluklarında da ortak ruhla ve coşkuyla kutlanmaktadır. Nevruz Bayramı, binlerce yıldır Asya’dan Balkanlara,Ortadoğu’dan Anadolu’ya kadar geniş bir coğrafya da yaşayanların ortak kültür zenginliğini oluşturmaktadır. Sevgi, hoşgörü, karşılıklı, saygı ve anlayışı benimseyen milletimiz,tarih boyunca birbirine sarsılmaz bağlarla kenetlenmiş, ortak sevinç, umut ve kederleri paylaşmış, geçmişinden aldığı bu güçle geleceğe güvenle bakmıştır.

Son  günlerde yapılan İnsanlık dışı bombalı terör saldırılarını  Ülkü tek olarak şiddetle kınıyoruz. Ülkütek olarak inanıyoruz ki; her şeye rağmen bedeli ne olursa olsun Türk milleti ve Türkiye; egemenlik haklarına sonuna kadar sahip çıkacaktır! Ve yine inanıyoruz ki; “Türkiye cumhuriyeti devleti ülkesi ve milletiyle bölünmez bir bütündür” ilkesine sahip olanlar bu marazi odakların üstesinden gelmesini bileceklerdir. Türk milleti, geçmişten günümüze birlik ve beraberliği bozacak girişimleri her zaman bertaraf etmiştir ve terörü de kardeşlik ruhu ile yenecektir

Yetkililer artık üzerine düşeni yapmalı, "Terörle müzakere değil, mücadele" yolunu benimseyerek toprağa düşen şehitlerimizin kanını yerde bırakmamalıdır.

Ülkemizin birliğine yönelik yapılan hain terör saldırılarında şehit olan kahraman askerlerimizin, polisimizin ve vatandaşlarımızın ruhları şad olsun…

Milletimizin başı sağ olsun.

Ülkücülüğün çilesini yaşamı boyu çeken ve yazan büyük Türk milliyetçisi, yazar Galip Erdem’i aramızdan ayrılışının 19.yılında ÜLKÜTEK olarak rahmet ve minnetle anıyoruz.

Galip Erdem seminer ve sohbetleri ile bizleri derinden etkilemiştir. Onun kendi mezar taşına yazılmış bir sözü vardır. Bu  “Asıl noksanımız yeterince sevmesini hala  öğrenememiş olmamızdır”.  Mezar taşında yazılan bu söz,  birbirimize karşı belki eksiklerimizin en büyüğü olan sevgi yoksunluğumuzu hissettirmektedir. Bu kelimeler adeta mezar taşına değil Türk Milletinin özellikle Ülkücülerin beynine nakşedilen bir vasiyettir.

Çanakkale Zaferinin 101. yılında ÜLKÜTEK olarak başta Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere vatan ve millet uğruna hayatlarını kaybetmiş tüm gazi ve şehitlerimizi rahmet ve şükranla anıyoruz. Hepsinin ruhu şad olsun. Çanakkale savunması, imanın küfre, hakkın batıla, hidayetin zillete, mazlumun mağrura, adaletin zulme, vatanı savunanın saldırgana, aydınlığın karanlığa, nurun kire karşı zaferidir. 18 Mart, çelikleşmiş millet iradesinin, kuvayi milliye ruhunun, asaletin, vatan, millet, bayrak aşkının, geleceğe olan güvenin, hürriyet ve istiklal sevdasının, askeriyle komutanın, eriyle liderin, genciyle ihtiyarın, kadınıyla kızın birlikte yazdığı bir şanlı destandır. Çanakkale Savaşları Türklerin en zor koşullarda dahi Vatanları için neler yapabileceklerini bütün dünyaya göstermesi açısından Türk Milleti açısından büyük önem taşımaktadır. 101 yıl önce Çanakkale önlerinde yaşanan ve yazılan destan milli hafızalarda eşsiz bir yer etmiştir. 

Türk ve Dünya kadınlarının, temel insan haklarının, çalışma haklarının, sağlık, eğitim ve sosyal güvenlik haklarının güvenceye alındığı, cinayetlerin, ayrımcılığın şiddetin ve baskıların olmadığı bir yaşama kavuşmalarını diliyor, sağlık, mutluluk, esenlik dileklerimizle, 8 Mart Dünya Kadınlar Gününü kutluyoruz. ÜLKÜTEK