VAN BAHÇESARAY DA ÇIĞ FELAKETİ Print
Written by operator1   
Wednesday, 05 February 2020 18:00

 

Van Bahçesaray ve Çatak arasındaki karayoluna, 4 Şubat 2020 17.45'te çığ düşmüştü. AFAD Van koordinasyonundaki arama kurtarma ekipleri, çığ altında kalan minibüs ve iş makinesinden 8'i sağ olmak üzere 13 vatandaşımızı çıkarmıştı. Kurtarma çalışmaları yapılırken ikinci kez çığ düştü. Dün çığ altında kalan vatandaşlarımızı kurtarmak için çalışan ekiplerin üzerine, bir gün sonra saat 12.02'de ikinci bir çığ düştü. Aralarında şehit olan güvenlik görevlilerimizin de bulunduğu, toplam 33 kişi hayatını kaybetti; 53 kişi ise yaralandı. Çığ altında olanlar için arama kurtarma çalışmaları devam etmektedir.

ÜLKÜTEK olarak Van Bahçesaray'da meydana gelen çığ felaketi sonucu şehit olan güvenlik güçlerimize, arama-kurtarma görevlilerine ve vatandaşlarımıza Allah'tan rahmet, yaralı olanlara acil şifalar diliyoruz.

 

Çığ Nedir?

Çığ, genellikle bitki örtüsü olmayan engebeli, dağlık ve eğimli arazilerde, vadi yamaçlarında tabakalar halinde birikmiş olan kar kütlesinin iç ve/veya dış kuvvetlerin etkisi ile başlayan bir ilk hareket sonucu (tetiklenen), yamaçtan aşağıya doğru hızla kayması olarak tanımlanır.

Çığ kısaca, kar tabakası veya tabakalarının iç ve dış kuvvetler etkisi ile yamaç eğim yönünde gösterdiği akma hareketidir. Kar tabakalarının birbirlerinden farklı özellikleri olacağından; çığ, bazen diğer bir tabaka üzerinde kayan bir tabaka veya tabakalar ile veya tüm tabakaların zemin üzerinde topluca kaymaları sonucunda oluşur.

Türkiye’de Çığ Problemi

Türkiye’nin özellikle kuzey-kuzeydoğu ve doğu kesimlerinde, çığ olayına uygun topografik ve meteorolojik koşullara sahip dağlık alanlar mevcuttur. Ortalama yüksekliği 1000 m’yi geçen ve çığ oluşumuna uygun alanların yüzölçümü bu bölgeler içinde çok yüksek bir yüzdeye sahiptir. Dağlık alanların, Türkiye yüzölçümünün yaklaşık 1/3’ünü oluşturduğunu düşünecek olursak, çığ olayının meydana geldiği alanların yayılımının ne kadar büyük olduğu anlaşılır. Bu bölgelerde meydana gelen çığlar, yerleşim yerlerini, yolları, turistik tesisleri ve diğer bütün devlet yatırımlarını tehdit etmektedir. Çığ olayının yerleşim yerlerine etkisi her afet türü gibi sosyal ve ekonomik açıdan olmaktadır.

Çığ Öncesinde:

Çığ riskine karşı nasıl hazırlanacağınızı ve korunacağınızı öğrenebileceğiniz eğitim programlarına katılın. İlk yardım vb. tamamlayıcı eğitimleri de alın.

Yeni yerleşim yeri olarak, çığ riski taşıyan bölgeleri seçmeyin.

Mevcut yapılarınızı sigortalatın.

Çığ tehlikesinin artmasını engellemek için, yamaçlardaki ağaçları, bitki örtüsünü ve ormanları koruyun.

Kar yağan aylarda hava ve yol durumu raporlarını dikkatlice izleyin.

Aile Afet Planınızı hazırlarken çığ riskini göz önünde bulundurun.

Çığ oluşabilecek alanlarda iseniz;

Rüzgar altı alanlardan, kornişlerin altındaki yamaçlardan ve özellikle içbükey (konveks) profilli ve rüzgarla sürüklenme sonucu oluşmuş kalın depolama alanlarından sakınılmalıdır.

Yüksek riskli bölgeleri geçerken grubun emniyetli yerde beklemesi ve birer birer geçilmesi doğrudur.

Yoğun kar yağışı ve şiddetli rüzgarın uzaması yüksek çığ riskini doğurduğundan tehlikeli alanlardan uzak durulmalıdır.

En tehlikeli çığların 30°- 40° eğimli yamaçlarda oluşmasından dolayı bu tür yamaçlara daha fazla dikkat edilmelidir.

Eğer arazide iken çökme sesi, kırılma ve oturma sesi benzeri sesler duyuyorsanız, çığ oluşumu anına çok yakınsınız demektir.

Çığ Oluşması Sırasında Alınabilecek Tedbirler

Eğer Çığa Yakalanırsanız?

Çığ genellikle çok hızlı gelişir ve hareket eder. Bu nedenle, çığın oluşması fark edildikten sonra mümkün olduğunca hızlı ve soğukkanlı olunmalıdır. Çığın başlangıç anından sonra, eğer bina içinde değil dışarıda bulunuyor iseniz;

Çığ başladığında, çığın büyüklüğüne, hızına, patikanın genişliğine, etrafta bulunan araçlara (araba, kayak, kar aracı veya hiçbir şey) ve var olan daha güvenli yerlere (büyük ve sabit kayalar, yamaç aşağı girintiler, vb.) bağlı olarak, o alandan çok hızlı bir şekilde ayrılmaya karar vermek gerekir.

Çığın daha yavaş ve yüksekliğinin az olduğu kenar kısımlarına ulaşmaya çalışmak,

Bağırarak veya başka ses kaynaklarını (korna, çan, ıslık, siren) kullanarak, diğer insanları uyarmak,

Eğer çığa yakalanmamız kesin ise veya o anda kayak yapıyor iseniz, kayak sopalarını (batonlar bileğe bağlı olmamalıdır) ve kayakları çıkarıp atmak, sabit bir ağaç (yeterince güvenilir olmasa da çığın büyüklüğüne göre çare olabilir), kaya veya başka bir cisme tutunmaya çalışmak,

Kırılmış ağaç ve kaya parçalarından uzak kalmaya veya korunmaya çalışmak,

Yerden de destek alarak yüzme hareketi yaparak akan karın üstünde kalmaya çalışmak,

Ağzı sıkıca kapatmak, eğer mümkünse kafa karın altında kaldığı anda uzun süre nefesi tutmaya çalışmak,

Önerilen diğer bir yöntem de akış sırasında oturma pozisyonu almaktır. Bu yöntemde bacaklar ve kollar birbirlerine yapıştırılır ve çığ durmadan kısa süre önce, bacaklar ile yeri sertçe iterek (eğer zemin altta ise veya zemin üzerindeki kar sertleşmeye başlamış ise) kalkmaya çalışmak. Çünkü çığ durduktan sonra, betonumsu bir özellik kazanacak olan kar içinde, değil kalkmak parmağımızı oynatmak bile imkansızdır!!!

Çığ durmadan önce mutlaka bir el yüzün önünde (ağız ve burnu kapatacak şekilde), diğer el de başın üstünde (yüzeye doğru uzatarak) tutmak ve kar altında kalınan zaman boyunca bizim için hayati önem taşıyacak olan nefes alınan boşluğu (hava kesesi) genişletmek ve bu arada başı sağa sola çevirmeye çalışmak da fayda vardır. Bu hava kesesi, çok küçük olsa bile ağız ve burnun kar ile dolmaması demektir. Kesenin varlığı, kazazedenin her zaman kurtulma şansının olduğunu ümit etmesini sağlar.

Karda ses iletimi az olmasına rağmen, eğer yüzeye yakın olunduğu hissedilirse ya da öyle olabileceği varsayımını ihmal etmemek için bağırmak faydalı olabilir.

Bazı olaylar ve araştırmalar göstermiştir ki, sırt çantası taşıyan insanların çığın topuğu civarında yüzeyde kalma şansları, taşımayanlardan daha fazladır.

Eğer bir aracın içinde bulunuyorsanız;

Motoru durdurup, ışıkları söndürmeli,

Araçtaki oksijen miktarını korumak için sigara içmemeli ve kibrit yakmamalı,

Eğer telsiz varsa çağrı yapmalı ve telsizi alıcı konumunda sürekli açık tutmalı,

Dışarı ses (korna) ve ışık verecek herhangi bir alet (fener gibi) faydalı olabilir,

Eğer araçta bir çubuk veya benzeri bir alet var ise, bunu kar içine yukarı doğru batırıp kurtarmaya gelecek olanların çubuğu görmelerini ümit etme şansımız da olabilir

En son olarak da çevreleyen karı kazmaktır. Ancak, kazarken kişi kendini kesinlikle güvende hissetmiyorsa araç içinde kalmanız daha emniyetlidir.

Çığdan Sonra?

Çığ olduktan sonra, en kısa zamanda ilgili kişi ve kuruluşlara haber verilmelidir. Ancak, afet olduktan sonra ilgili kişilere ulaşılamıyor ise aşağıda verilen telefonlara haber verilmesi, size en kısa zamanda yardımın ulaşmasını sağlayacaktır. Bu numaralar sizde yok ise, hemen şimdi kolay erişebileceğiniz bir yere not ediniz! Bu numaralar;

155 Polis

156 Jandarma

179 Alo Valilik

Ayrıca, ikamet ettiğiniz yerleşim yeri civarında bir orman örtüsü varsa, ormanda oluşabilecek yangınların kısa zamanda yetkili kuruluşa bildirilmesi ve acilen söndürülmesine başlanılması, orman içinde yeni çığ patikalarının oluşmasını engelleyebilir. Bu nedenle olayın; 177 Orman yangını nolu telefona bildirilmesi faydalı olacaktır.

İlk yardım eğitiminiz yoksa ve zorunlu olmadıkça, çığdan kurtarılan kişileri hareket ettirmeyin.

Çığdan etkilenen kişilerin öncelikle üzerini örtün; doğrudan sıcak bir ortama kesinlikle sokmayın.

Bu bölgede tekrar çığ tehlikesi olacağını göz önünde bulundurun.

Kaynak

https://www.mgm.gov.tr/site/yardim2.aspx?=CIG

https://www.afad.gov.tr/ciga-hazirlikli-olmak-icin-neler-yapilmali

 

Last Updated ( Wednesday, 05 February 2020 18:21 )