HAREKETİMİZE YÖN VEREN İLKELER PDF Print E-mail
Written by ulku2   
Saturday, 06 November 2010 15:15

Hareketimize Yön Veren İlkeler...Türk Milletine ve İnsanlığa Mesajımız

-Türk milliyetçiliği partiler, sınıflar ve zümreler üstü bir harekettir. Ancak milliyetçilik, siyasi olsun veya olmasın, bütün meşru kuruluşlara biçim ve damgasını basar. Türk milliyetçiliği kendine dost olan bütün hareket ve kuruluşları dost, kendine düşman olan bütün hareket ve kuruluşları düşman bilir.

 -Her millet milliyetçidir ve milliyetçi kadrolarla ve programlarla yönetilmelidir. Milli şuurdan yoksun karolarla ve programlarla yönetilmemelidir. Milli şuurdan yoksun kadrolara milleti teslim etmek ihanettir. Millete inanmayanlar millet idaresine talip olamazlar. Devlet adamının vazgeçilmez özelliği milliyetçi olmasıdır.

 - Milliyetçilik, kadro ve programı ile daima iktidarda olmalıdır. Milliyetçi kadro ve programları iktidardan uzaklaştıran, onların yerine sınıfçı,bölgeci, bölücü kadro ve programları geçirenler ya sinsi yabancılardır yahut milletine yabancılaştırılmış kişi ve kadrolardır.

 -Milliyetçilik, bir milletin kendi düşmanlarına karşı sürdürdüğü sosyal, kültürel, ekonomik ve politik bağımsızlık savaşı, kendini dış ve iç sömürüye karşı koruma şuur ve çabasıdır. Yani, milletlerin var olma ve yaşama savaşıdır. Meşru bir hak ve şuurdur.

 -Milli şuuru ve milliyetçiliği red edenler veya onu, çeşitli iftiralarla lekelemek isteyenler millet düşmanı ilan edilirler.

 -Milliyetçilik, hiçbir zümrenin inhisarında değildir. O milli tarihin, milli kültürün ve milli ülkülerin çizdiği zaruri bir yoldur. Üstelik millet, milliyetçisini tanır.

 -Milliyetçiliğin sahibi millettir. Milletin vicdanına aykırı, milli tarihe, milli kültüre ve milli ülkülere ters düşen tarihler ve tutuşlar milliyetçilik olamaz.

 -Şahıs ve zümre milliyetçiliği olamaz. Milliyetçilik millete izafe edilir. Milliyetçiliğimizin bir tek adı vardır. “ TÜRK MİLLİYETÇİLİĞİ”. Bunun yerine başka terim ve ifadeler koyanlar veya koymak isteyenler bizi yanıltmak isteyen ard niyetli kişi ve zümrelerdir. Çağdaş Türk İslam Ülküsü kavramı Türk Milliyetçiliğinin programını özetleyen doktrinler bir ifadedir.

 -Türk milliyetçisinin gerçek amblemi AY YILZDILI AL BAYRAĞI’DIR. Ancak Türk tarih ve destanından süzülüp gelen motifler ve renkler milli bayrağımızın gölgesinde ve onu gölgelemeden rozet ve flama halinde taşınabilir.

 -Türk milliyetçiliği, gaye, prensip, strateji ve programı itibari ile ahenkli bir bütünlük içindedir. Aksiyon bu bütünlüğü bozamaz. Ancak zemine ve şartlara göre esneklik gösterir.

-Türk milliyetçiliği sadece sosyal bir vakıa olarak kalamaz. Tezlerini ve antitezlerini ortaya koyarak, şartların gerektirdiği tarzda teşkilanmak ve kadrolaşmak zorundadır. Bu kadro ve teşkilat devletin ve milletin bütünlüğünü kavrama hedefine yönelik “bir çekirdek” etrafında gittikçe genişleyen bir oluş halinde bulunmak demektir.

 -Türk ordusu, milli tarihimizin içinden süzülüp gelen milli imanızın, aşkımızın aksiyon ve disiplinimizin çağdaş eğitim, politika, teknik ve silahlarla mücehhez savaş gücüdür. Türk milliyetçiliğinin en güçlü teminatıdır. Bir ORDU MİLLET olan Türk’ün ta kendisidir. Ordu sevgisi Türk milliyetçisinin vazgeçemeyeceği bir özelliğidir. Türk ordusuna düşmanlık besleyenler, yabancı ordulara özlem duyan hainlerdir.

Türk Milliyetçiliğinin Özellikleri

 Türk milliyetçiliği, insani ve ilerici bir harekettir. Çünkü o bütün insanlık aleminini yani tek tek her milletin mutlu olmasını ister.Türk milliyetçiliği insanlık âlemini bir sürü ve yığın olarak mütalaa etmez. Bize göre insanlık milletlerden ibarettir.

Milletlere ve milliyetlere saygı duymak insanlığa saygı duymak demektir. Milliyet duygularını çözmek ve milletleri çökertmek isteyenler insanlığa hizmet edemezler. Ancak zarar verebilirler. “ insanlık ideali” milletleri ve milliyetleri öldürmek değil, aksine onları yaşatmak ve güçlendirmek suretiyle gerçekleştirilebilir. Milletleri ve milliyet duygularını yok etmeye yönelen bir hareket “ insanlığa düşmanlık” etmekle itham edilmelidir.

Tarihi gelişim milletlerin ve milliyetlerin aleyhine değil, lehinedir. Zaman içinde milliyet duygularının ve fikirlerinin zayıflamak şöyle dursun gittikçe güçlenmekte olduğunu müşahede etmekteyiz. Nitekim milletlerin “ bağımsızlık şuuru” bugün her günkünden daha güçlüdür.

Öte yandan milletler bütün tarih boyunca varlıklarını hissettirmişlerdir. Tarih bir bakıma kavimlerin maceralarından ve ilişkilerinden ibarettir. Gerek tarihin gerek etnolojinin, gerek sosyolojinin tespitleri ile ispatlanmıştır ki, milletler ve milliyetler birer objektif gerçeklik ifade ederler. İnkâr edilmeleri imkânsızdır. Hiçbir politika ve politikacı bu gerçeği unutmamalıdır. Nitekim milletleri ve milliyetleri inkâra kalkışan her ideoloji ve doktrin bu gerçeklerin güçlü şamarını yiyerek perişan olmuştur.

Kendilerini enternasyonalist ve hümanist maskelerle gizlemeye çalışan emperyalist niyetlerin millet ve milliyet gerçeği karşısında nasıl sarsılmakta olduklarını ve çaresiz kaldıklarını müşahede edip durmaktayız. Millet ve milliyet gerçeği onların ümit ve hayallerini kursaklarında bırakacaktır. Bundan asla şüphe etmiyoruz.

Her millet orijinal bir tecrübe ile insanlığın gelişimine katılır. İnsanlığın gelişmesinde büyük küçük her milletin bir payı vardır. Bu sebepten milletler insanlığı bölmez, bilakis bütünleştirir. Farklı kültür ve medeniyetler yüce kitabımız Kurman-ı Kerim’in ifadesi ile “bilişmek ve tanışmak” üzere elele verirken insanlığın gelişmesi yönünde tecrübelerini birbirilerine aktarırlar. Her millet ayrı ve orijinal bir kültür ve medeniyet hazinesidir. Bu sebepten milli farklılaşmaları yok etmeye çalışmak mümkün olmadığı gibi faydalı ve doğru bir da değildir.

Türk milliyetçisi kendi milletini zulmetmekten alıkoyduğu gibi kendi milletine de zulmedilmesine asla izin veremez. Her insan ve her millet gibi yeryüzünde yaşayan her Türk’ün de hür, bağımsız ve mutlu olmasını ister. Hiçbir Türk’ün “kendi yurdunda garip ve parya" durumuna düşmesine razı olmaz.

Her milletin bütün soydaşlarını tek lider tek devlet ve tek bayrak altında toplama ve yaşatma hakkı vardır. Her millet gibi Türk’ün de böyle bir hakka sahip olacağı tabidir. Hiç şüphesiz bu bir ülküdür. Gerçekleşmesi zamana şartlara ve insan haklarına saygı duyan bir dünyanın kurulmasına bağlıdır.

Milli bayraklar milletlerin tarihinden kültüründen ve ülküsünden renk ve biçim alan “istiklal ve hürriyet” timsalleridir. Milli bayrağa düşmanlık milletlere ve dolayısıyla insanların şeref ve haysiyetlerine düşmanlığı ifade eder.

Türk milliyetçiliği sadece bir aydın ve zümre hareketi değildir. Bütün nesil dilim ve tabakaları ile Türk milletini kucaklayan bir fikir ve harekettir. Onun programı “çağdaş Türk-İslam Ülküsünü” sosyal kültürel ekonomik ve politik bütün yönleri ile gerçekleştirmektir. Büyük ve güçlü “ Türk devletini” gerçekleştirme iradesini daima ayakta tutmaktır.

İnsanlık Alemine Mesaj

Türk milliyetçileri düşmanlarının iftiraları, ithamları ve karalamaları kaşsısında asla yorgunluk ve yılgınlık göstermeden gayelerini programlarını tezlerini ve antitezlerini hem milletimize hem de insanlık âlemine açıklamaya ve duyurmaya devam etmelidirler.

Kanaatimizce Türk Milliyetçilerinin “insanlık âlemine bildirisi” şöyle olmalıdır.

1- Hiçbir millet kendi mutluluğunu insanlığın ıstırapları ve diğer milletlerin gözyaşları üzerine bina etmemelidir.

2- Kendi milletini “efendi” diğer milletleri köle ve binek hayvanı sayan egoist ve şoven bir hareketin adı asla milliyetçilik değildir. Sömürücülüktür. Emperyalizmdir.

3- Mutlu bir dünya kurulmadıkça hiçbir millet mutlu olamaz; milletlerin kaderi birbirleriyle ilgilidir.

4- Şerefli bir insanlık camiası şahsiyet sahibi fertlerden ve kendi milli şuurları etrafında kümelenen ve işbirliği yapan çeşitli milletlerden ibarettir. O halde şahsiyetler güçlenmeli ve milletler var olmalıdır.

5- Şerefli bir millet ise kendi milletinin bütün milli şahsiyet ve meşru menfaatlerini kollamakla beraber kendini aynı zamanda insanlığın kurtuluşuna ve mutluluğuna memur gören millettir.

6- İnsanlığa “ milletleri güçlendiren” kurtuluş programları sunan, dünyaya gaye ve programları ile ümit ve heyecan veren, insanlığı sömürmeye ve köleleştirmeye çalışan bütün “şer” akımlara karşı yiğitçe “meydan okuyan”, insanlık camiası içinde samimi taraftarlar bulan ve sunduğu programa herkesten fazla ve samimiyetle inanan ve her bakımdan güçlü bir millet gerçekten büyük bir millettir. Tarih büyük Türk milletinin bu misyonunu başarı ile yürütebilen ender milletlerden biri olduğunu ispat etmiştir.

7- İnsanlığa yaldızlı ve fakat sahte peygamber sunarak onun arkasından egoizmlerini doyurmaya yönelen parlak sloganlarla ve propagandalarla insanlığı aldatmayı alışkanlık haline getiren siyasi kadrolara da şahit olunmuştur. İnsanları ve insanlık âlemini aldatmayı gaye edinen bu kadrolar ergeç sezilirler ve insanlığın nefretini celbedirler. Gerçekten de buna layıktırlar.

8- Biz Türk milliyetçileri olarak diyoruz ki, fertlerin zümrelerin ve milletlerin başına bela kesilen bütün sahte tanrılar yıkılmalıdır. Fertler zümreler ve milletler “Allah’tan başkasına” kulluk etmesinler, boyun bükmesinler, el açmasınlar. Objektif ve sübjektif hiçbir varlık ve tezahür tanrılaştırılmasın. Bütün insanlık “Allah’tan başka Tanrı yoktur” diye haykırsın.

9- Hiçbir fert ve hiçbir millet feda edilemez, haksızlığa ve zulme layık değildir. Ancak insana ve milletlere zulmetmeye kalkışan her türlü hareket ve onu temsil eden kadrolar cezalandırılmaya layıktırlar. Bunlara karşı savaşmak fazilettir.

10- Bütün beynelmilelci akımların arkasında bir art niyet aranabilir. Şayet bu beynelmilelci akımların maksadı milletleri ve milli şuurları çökertmek, milli şuurun haksızlıklara, istismara ve sürüleşmeye karşı direncini kırmak ise, bunlarla mücadele edilmelidir. Bu durumda her millet kendi milliyetçi kadrolarına sahip çıkmalıdır; onlarla işbirliği yapmalıdır. Her milleti milliyetçileri idare ederse beşeriyet selamete çıkmanın yolunu daha kolay bulacaktır. Yabancı oyunları daha kolay sezip bertaraf edecektir.

 Türk Milletine Mesaj

 Türk milliyetçisi, güçlü bir basın ve yayın geliştirerek, Kendini büyük Türk milletine anlatmalı, “ milli şuuru” uyanık tutarak tehlikeleri bertaraf etmelidir.

Sık sık ve her fırsattan faydalanarak Türk milletine seslenmelidir. Onu tehlikeler karşısında uyanık kalmaya güçlü ve hazırlıklı olmaya davet etmelidir. Mesela Türk milletine şöyle seslenmelidir.

Türk Milleti!

1- Sen, nasıl ki, mutluluğunu başka milletlerin ıstırabında ve gözyaşında aramıyorsun, hiçbir millet de mutluluğunu, senin ıstırabında ve gözyaşında bulamamalıdır ve arayamamalıdır. Bu tehlikeyi bertaraf etmek için güçlü ve hazırlıklı olman gerekir.

2- Sen nasıl ki, başka milletleri sömürmek ve köleleştirmek istemiyorsan sen de, bütün soyun da hiçbir millete sömürülmemeli ve köleleşmemelisin. Yeryüzünde esir ve sömürülen hiçbir Türk ferdi ve cemiyeti kalmamalıdır. Bunu sağlamak için güçlü ve hazırlıklı olman gerekir.

3- Sen, nasıl ki samimiyetle mutlu bir dünya kurulmasını özlüyorsan başka milletlerin de, dünyanın ve senin mutluluğuna samimiyetle yardımcı olmasını istemelisin. Ancak unutmamak gerekir ki milletlerarası savaş çok acımasızca sürdürülmektedir. Böyle bir dünyada söz sahibi olmak için güçlü ve hazırlıklı olman gerekir.

4- İnsanlığa asırlarca ve safiyetle hak ve adalet ve hürriyet bayrağını taşıyarak sen öncülük ettin. Bu bayrağı taşımada yine sen en önde olmalısın. Bu bayrağı beşeriyeti soymak ve sömürmek için maske olarak kullanan kara ve kızıl emperyalizmin diktatörlerine veya madrabazlarına kaptırma. Sana dünyanın bir numaralı devleti ve milleti olmak yaraşır. Bu da ancak çağdaş Türk İslam Ülküsü etrafında kenetlenmen ile mümkündür. Bu gayeyi gerçekleştirmek için güçlü ve hazırlıklı olman gerekir.

5- İnsanlığa sahte programlar sunarak, onun paranavasında emperyalizmini sürdüren ve kendi milletini siyasi hırslarına alet eden kanlı kadroları teşhis et, teşhir et ve onları etkisiz duruma getir. Ancak unutma ki bunu yapabilmen için güçlü ve hazırlıklı olman gerekir.

6- İnsanlık âlemini, milletimizi ve İslam dünyasını çeşitli tertiplerle ve vasıtalarla içten ve dıştan çökertmeye çalışan teşkilatlı ve teşkilatsız gruplara karşı vereceğin savaşı çok akıllı bir planlama ile kazanmak zorundasın. Bütün bunlar için güçlü ve hazırlıklı olman gerekir.

7- “İlim İslam’ın kaybolmuş malı, nerde bulursa almalı” mukaddes ölçüsü içinde hızlı bir kalkınma temposu ile ayağa kalkman şarttır. Bunun yanında kendi tarihi, sosyal, kültürel, ekonomik ve politik değerlerine sahip çık, kendine yabancı düşme. “Kime benzerseniz ondan olursunuz” ölçüsünü unutma. Bunu sağlamak için güçlü ve hazırlıklı olman gerekir.

8- “Allah’tan başka ilah yoktur.” diyen aziz Türk milleti! Bütün sahte tanrı ve putların baskısını yeryüzünden kaldır. Hiçbir fert ve zümre, hiçbir ferde ve millete minnet faturası kesemez. Minnet ve şükran Allah’adır. Bunları bize öğreten yüce ve şanlı kurtarıcımız Hz. Muhammed’e selam olsun. Bu ölçüyü elinden kaçırmaman için güçlü ve hazırlıklı olman gerekir.

9- Zulme karşı, kendilerini köleleştirmek isteyen her şeye karşı milletlerin direnme ve savaş hakkı vardır. Zaten savaş vardır ki, zulümdür yine savaş vardır ki, mukaddes Cihat’dır. Şerefli barışlar ve şerefli savaşlar için güçlü ve hazırlıklı olman gerekir.

S . Ahmet ARVASİ

 

Last Updated ( Saturday, 06 November 2010 15:32 )
 
bayrak2.gif

NE MUTLU TÜRKÜM DİYENE!

Anket

Sitemizin son hali hakkındaki görüşünüz:
 

Free template 'Feel Free' by [ Anch ] Gorsk.net Studio. Please, don't remove this hidden copyleft!