ÜLKÜ-TEK Denizli Şubesi tarafından 21. Yüzyıl Türkiye Enstitüsü başkanı Prof. Dr. Ümit Özdağ ın katılımı ile 11 Ekim 2013 tarihinde Denizli Halk Eğitim Kongre Merkezinde  “Neler Oluyor” adlı konferans düzenlenmiştir. 

 Prof. Dr. Ümit Özdağ, Halk Eğitim Merkezi’nde düzenlenen konferansta Denizlilere hitap ederek. Türkiye ve Dünyada son zamanlardaki gelişen olaylarla ilgili değerlendirmelerde bulunmuştur. Konferansın ardından da bazı yerel basın ve yayın organlarının programlarına katılarak Denizlilere hitap etmiştir.

  Özdağ konuşmalarında özetle”Tüm dünyada milli kavramlar öne çıkmaktadır. Yeni dönemde gelişen siyasal akımlar bu yönde olacaktır. Tüm dünyada sınırların önemini yitirdiği bir dünyanın yok tam aksine sınırların daha önemli olduğu bir dünya var. Milli devletlerin yok olduğu bir dünya yok tam aksine milli devletlerin sayısı artıyor. Federal devletlerin sayısı azalıyor. Sovyetler Birliği 15 tane milli devlete bölündü. Çekoslovakya Çek ve Slovakya olmak üzere iki iki tane milli devlete bölündü. Yugoslavyadan 6 tane milli devlet çıktı. Milli devletlerin sayısı artıyor.

Bu arada etnik milliyetçiliğin arttığını görüyoruz. Ama çok önemli adımlarda atılıyor. Avrupa Birliği etnik milliyetçiliğin ne kadar yıkıcı olduğunu gördü. Bakın bugünlerde İspanyol Parlamentosuna bir yasa tasarısı geldi. Biz Bask ve Katalonlar’a  farklı dillerle eğitim hakkı vererek aldığımız kararlarla İspanyayı bölüyormuşuz. Onun için biz bu hakları geri alıyoruz. Bunlar yanlışmış. Avrupa, ABD denemelerden sonra yanlış olan bu süreçleri görüp bunlardan geri adım atarken ve milli bilinci yeniden oluştururken Türkiye’ de etnik demokrasi paketleri ile etnik paketlerle Türk milletinin milli bilincinin ortadan kaldırılmaya, tahrip edilmeye çalışıldığı bir süreçten geçiyoruz. Nerdeyse Türküm demek sıkıntı arzeder hale geldi.

Yurttaşlık hakları herkesin sahip olması gereken haklardır. Bireysel hakların dışında kolektif haklar ise kabul edilebilir haklar değildir.  Kolektif haklar verildiği zaman ülkeyi bölünmeye götürür. Hiçbir ülke kendi ölüm fermanına imza atmaz. Ama bugün yapılan şey dilim dilim PKK nın taleplerini karşılamaktır. Hükümet ile PKK arasındaki sorun PKK nın isteklerinden kaynaklanmıyor. Bu konuda sorun yok. Sorun hükümetin bu kararları yerine getirme hızından kaynaklanıyor. PKK bunları daha hızlı yapalım diyor. AKP bunları hızlı yaparsak seçimlerde kaybederiz bize biraz süre verin. Bu paketler son değil başka paketler gelecek açıklamaları yapılıyor. 

Özdağ tüm bu açılımların startının verildiği “PKK’lıların 2012 yılında cezaevinde başlattıkları kitlesel açlık grev”inin, sahte olduğunu ileri sürdü.

Özdağ, “Büyükşehir Yasası”nı ise “Muhalefet partilerinin defalarca uyarmasına rağmen yasa tasarısı kabul ediliyor. Bugün büyükşehirlerde jandarmanın bulunması mümkün değil. Yani bugün jandarma, Diyarbakır’da iş yapamaz” sözleriyle eleştirdi.