Dernek merkezimizde 4 Ekim 2024 Cuma günü Eski Ülkü tek Genel Merkez Yönetim Kurulu üyemiz ve Eski Ankara Şube Başkanımız Kürşat BOZKURT ‘un Anlatımı ile “Türk Havacılık Tarihi (1923-- 1950) döneminde 1. Dünya harbinden çıkmış Türkiye’nin yokluk içinde ilk uçaklarını, fabrikalarını yapması sanayileşmeye çalışması ve bu hikayenin hazin sonu ”konulu sohbet toplantısı yapılmıştır. Sohbet toplantısına konuya ilgi duyan üyelerimiz katılmıştır. Osmanlıdan başlayarak havacılık tarihimizin 1923-1950 dönemi mercek altına alınarak yapılan faaliyetler anlatılmış, 1925 yılında Vecihi K-VI uçağı ile başlayan Türk uçak yapım serüveni ve havacılığının sona erdirilmesinin iç ve dış sebepleri irdelenmiştir. Kürşat BOZKURT ‘un Anlatımı ile gerçekleştirilen “Türk Havacılık Tarihi (1923-- 1950) dönemi konulu sohbet toplantımızın geniş bir özeti aşağıda verilmiştir:
TÜRK HAVACILIK TARİHİ (1923-- 1950) İnsanoğlunun uçmaya çok eski çağlardan bu yana istekli olduğu mitoloji ve efsanelerden bilinmektedir. Bu istek, zamanla insanları kuşların kanat yapılarını inceleyerek ilkel planörle uçma denemeleri yapmasına sevk etmiştir. 17. yy.’da yaşamış olan Hezârfen Ahmet Çelebi, havacılık tarihinde “ilk uçan insan” olup, geniş bilgisinden ötürü kendisine “bin fenli” anlamına gelen “Hezârfen” lakabı takılmıştır. 1630 yılında kendi yapımı olan dev boyutlu kanatlarla kuvvetli bir lodosun olduğu bir gün Galata Kulesi’nden atlayarak boğazı geçmiş ve Üsküdar’daki Doğancılar Parkına inmiştir. Lâgarî Hasan Çelebi bugünkü füzeciliğin babası olup, 1633 yılında IV. Murat’ın kızı Kaya Sultan’ın doğumu üzerine yapılan şenlikler esnasında 50 okka (64 kg.) barut dolu 7 fişekli roketle Sarayburnu açıklarından havalanarak basit paraşütü ile Sinan Paşa Köşkü önünde denize inmiştir Osmanlı devletinde havacılık alanında ilk teşebbüs harbiye Nazırı Mahmud Şevket Paşanın askeri ateşe olarak Yzb. Enver Bey’i Berlin’e, Yzb. Fethi Bey’i ise Paris’e göndermesi ile başlamıştır. Enver Bey ve Fethi Bey’in havacılık hakkındaki raporları sonucunda 1911 yılında Osmanlı havacılığının ilk resmi kuruluşu olan “Tayyare Komisyonu” kurulmuştur. Mahmud Şevket Paşa ayrıca bir tayyarecilik okulu açılması ve tayyare merkezi kurulması amacıyla Meclis-i Mebusuna bir teklif sunmuş ancak bütçede para olmadığından yurt çapında başlatılan yardım kampanyasına ise kendi maaşından katkıda bulunmuştur. 1912 yılı ocak ayında Tayyare Mektebi için İstanbul Ayastefanos (Yeşilköy) ve Safraköy (Sefaköy) arasında 250 m. genişliğinde ve 1.500 m. uzunluğunda bir arazi satın alınarak iki tayyare hangarı oluşturulmuştur. 1912 yılında balkan savaşı çıktığında 17 uçağımız vardır. Bu dönemde havacılığın geliştirilmesi için Fransız De goys de Mazeyrac Osmanlı havacılığının başına getirilmiş ve hava okulu müdürü olmuştur. Pilot yetiştirmek üzere yurt dışına öğrenci subaylar gönderilmiştir. Ancak, Balkan Savaşları esnasında envanterde bulunan toplam 17 adet uçaklık filo pilotlardan sadece birkaçının cephede uçuş tecrübesi olması yüzünden verimli bir şekilde kullanılamamıştır. 1914 yılı başlarında Balkan Savaşları’nın acı hatıralarını silmek, Osmanlı İmparatorluğu’nun kuvvetini göstermek, sarsılan saygınlığını yeniden tesis etmek ve Fransız pilotlarının yarattığı hayranlığı Türk havacılarına çevirmek amacıyla Harbiye Nazırı Enver Paşa’nın talimatları doğrultusunda 2 adet uçağın İstanbul’dan Kahire’ye uçması kararlaştırılmıştır. 11 Mart 1914’te İstanbul-Kahire-İskenderiye seferinin ikinci uçağı olan Prens Celaleddin, Yafa’dan (Hayfa) kalkışı sırasında denize düşmüş ve pilot Nuri Bey boğularak şehit olmuştur. Nuri Bey de Şam’a götürülerek Fethi ve Sadık Beylerin yanında toprağa verilmiştir Yzb. Fethi Bey ve rasıtı Sadık Bey “Muavenet-i Milliye” adlı uçakları ile Ütğm. Nuri Bey ve rasıtı İsmail Hakkı Bey ise “Prens Celaleddin” adlı uçakları ile 8 Şubat 1914’te Kahire’ye gitmek üzere yola çıkmışlardır. 27 Şubat 1914’te Fethi Bey’in uçağı Şam ile Kudüs arasında Taberiye İlçesinde düşerek parçalanmıştır. Kaza sonucu Fethi Bey ve Sadık Bey şehit düşerek Şam’daki Emeviye Camii’nin bahçesindeki Selahattin Eyyubi Türbesi’ne gömülmüşlerdir. Nihayet bu seferin tamamlanma işi Toplanan yardımlarla hazırlanan “Edremit” adlı yeni bir uçak deniz yoluyla Beyrut’a götürülmüş, Salim ve Kemal Bey buradan uçarak 9 Mayıs 1914’te Kahire El-Ariş’e ve 15 Mayıs 1914’te de İskenderiye’ye varmayı başarmışlardır. I. Dünya Savaşı sırasında Osmanlı Hava Birlikleri’nin toplam mevcudu 81 pilot 57 rasıt ve 90 uçaktan oluşmuştur. Aynı dönem İngilizler 22 bin uçağa sahipti I. Dünya Savaşı’nda alınan yenilgi üzerine elde kalan hasarlı uçakların eksiklikleri Konya tamirhanesinde tamamlanmış ve bu uçaklar Kurtuluş Savaşı’nın ilk hava gücünü oluşturmuştur. Malzeme kıtlığından, gövde ve kanatları sızdırmaz ve kaygan hale getiren emayit maddesi bulunamamıştır. Bunun yerine patates püresi ile koyun ve sığır paçaları kaynatılarak jelatin elde edilmiş ve bu jelatine yumurta karıştırılarak elde edilen kaygan madde emayit maddesi yerine kullanılmıştır UÇAK İMALATINDA İLK TEŞEBBÜSLER Türk havacılığının gelişimini iki ana gruba ayırabiliriz 1:Devletin yaptığı teşebbüsler. 2: Özel teşebbüsler DEVLET TEŞEBBÜSLERİ : TÜRK HAVA KURUMU 2: TOMTAŞ (Tayyare ve motor Türk Anonim Şirketi ) 1925-1928. 3: KAYSERİ TAYYARE FBR. (1930-1942). 4: ETİMESGUT UÇAK FABRİKASI ( 1939-1950). 5: GAZİ UÇAK MOTOR FABRİKASI ( 1947-1950). 6: ANAKARA RÜZGAR TÜNELİ 1950- HÜR TEŞEBBÜSLER VECİHİ HÜRKUŞ NURİ DEMİRAĞ TÜRK HAVA KURUMU (THK) Cevat Abbas Bey (Gürer), 35 arkadaşı ile çeşitli meslek sahibi ve yakın arkadaşlarından 10 kişiyi 16 Şubat 1925 günü saat: 10.00’da Ankara Türk Ocağı’nda toplantıya çağırmış ve burada alınan karar ile TÜRK TAYYARE CEMİYETİ kurulmuştur. Gazi Mustafa Kemal Atatürk tarafından 3 Ocak 1926’da T.Ta.C. Genel Merkezi’ne bir ziyaret yapılarak yapılan çalışmalar hakkında bilgi alınmış ve kurumun faaliyetlerine ilişkin takdirlerini ifade etmiştir.
İstikbal göklerdedir; çünkü göklerini koruyamayan milletler yarınlarından asla emin olamazlar… Her işte olduğu gibi havacılıkta da en yüksek seviyede, gökte seni bekleyen yerini az zamanda dolduracaksın. Ey Türk Genci! Kısa zamanda gökte seni bekleyen yerini alacaksın!..” 24 Mayıs 1935’te yapılan 6. Genel Kurul’da T.Ta.C.’nin adı THK olarak değiştirilmiştir. 1935 yılında yurt genelinde THK için başlatılan yardım kampanyasında Atatürk de THK’ye 10.000 lira bağışta bulunmuş ve şu ifadeleri kullanmıştır: “Bu ulus, en zor zamanlarda memleket ödevlerine canla başla koşmuştur. İstediklerinden daha fazlasını başaracaklardır. TAYYARE VE MOTOR TÜRK ANONİM ŞİRKETİ (TOMTAŞ ( 1925-1928) Alman uçak üreticisi Junkers (Junkers Flugzeugwerke Aktiengesellschaft) firması ile yapılan görüşmeler sonucu 15 Ağustos 1925’te bir sözleşme imzalanmıştır. Bu sözleşmeye göre; Kayseri’de bir Uçak Fabrikası Eskişehir de ise bakım onarım fabrikası kurulmasına karar verilmiştir. 7 Eylül 1925’te Bakanlar Kurulu tarafından kabul edilen kararname ile sermayesi 3.360.000 TL olan Tayyare ve Motor Türk Anonim Şirketi (TOMTAŞ) kurulmuştur. THK de bu şirketin sermayesine 125.000 TL ile katkıda bulunmuştur. Merkezi Ankara olarak kurulan TOMTAŞ’ın başına Refik Koraltan getirilmiştir Genel müdürü Alman Herr Hans Saksonberg idi. Fabrikada 120 Alman ile birlikte 50 Türk işçi de çalışmaya başlamıştır. TOMTAŞ’ta, 45 adet Junkers A-20 uçağı Almanya’dan gönderilen parçalarla üretilmiştir. Keşif ve bombardıman uçağı olarak görev yapan Junkers A-20 uçakları Gaziemir Meydanında konuşlu 4’üncü Tayyare Bölüğü ile Eskişehir’deki 6’ncı Tayyare Bölüğü’nde görevlendirilmiştir. Junkers F-13 Limuzin uçağı nakliye uçağıydı. T.Hv.K. envanterine 3 adet Junkers F-13 Limuzin uçağı girmiştir. TOMTAŞ Fabrikası tarafından 20 adet üretilmesi planlanmış olmasına rağmen üretimi yapılamamıştır. 1928 yılına gelindiğinde, Alman işgücüne çok yüksek ücret ödendiğinden Türk ve Alman personel arasında ücret farkının oluşması, Junkers firmasının anlaşma gereği yükümlülüklerinden bazılarını yerine getirememesi TOMTAŞ’ın anlaşma metninde Türk tarafının aleyhine maddelerin bulunması Türk tarafında huzursuzluk meydana getirmiştir. Tüm bu kötü yönetim neticesinde TOMTAŞ krize girmiş ve Junkers firmasına 520.000 Tl ödenmesi karşılığı TOMTAŞ tasfiye edilerek tüm hisseleri T.TEY. CEM ne devredilmiştir. KAYSERİ TAYYARE FABRİKASI (1930-1942) İçine girdiği kriz neticesinde 28 Haziran 1928 de TOMTAŞ ın faaliyetine son verilmesinin ardından.Fabrika 1930 yılında tekrar faaliyete geçmiş.Mevcut tesisler 1932 yılında Kayseri Tayyare fabrikası adını almıştır. 1932 yılında KTF’nin tekrar faaliyete geçirilmesinden sonra Amerikan Curtiss firması ile 45 adet Hawk II, 12 adet Consolidated Fleet Model 7 iki kişilik eğitim uçağı, CW-II tek kişilik av uçağı ve 7 adet Curtiss 48 Fledgling 2C-1 iki kişilik eğitim uçağı üretilmiştir. 1934 yılı temmuz ayının sonunda KTF’de üretilen 1401 kuyruk numaralı ilk Curtiss-Fledgling uçağı Gazi Mustafa Kemal Atatürk tarafından İran’a hediye edilmiştir. 1935 yılında Alman Gotha firması ile Go-145 uçaklarınından 43 adet 1936 yılı ortalarında Polonya imalatı olan PZL P-24/A VE 24c uçaklarından 24 adet Miles Magister uçağından 24 adet üretilmiştir (fabrikada üretilen son uçaklardır.) Maalesef 1942 yılından sonra fabrikada üretim durmuştur. 1950 yılından itibaren tayyare fabrikasının adı kaldırılarak, Hava ikmal merkezine dönüştürülmüştür. Bütün bunların sebepleri ileride incelenecektir şimdilik Vecihi Hür kuşun şu tespitini paylaşayım: “… bilhassa sivil havacılığımız ve hava endüstrimiz daima ve daima hava kuvvetleri idarecilerinin baskısı altında ezilmiş ve kötü bir kasıt eseri gibi başarılar yaşatılmamıştır. Hatta menşei meçhul kaprislerle yürütülen bu taktik yalnız ferdî teşebbüslere değil, devlet malı fabrikaları da iflâsa sürüklemiş ve ayrıca yüce milletimizin hamiyet ve vatanseverliğiyle meydana gelen (TÜRK TAYYARE CEMİYETİ) = Türk Hava Kurumu’nu da teşekkül gayesinden mahrum ederek vatanda havacı anasırın yetişmesine imkân bırakmamıştır.” DEVLET MALI KAYSERİ TAYYARE FABRİKASI: Böyle bir taktiğin kurbanıdır…” THK ETİMESGUT UÇAK FABRİKASI (1939-1950) THK tarafından Türk kuşu planör inşa ve tamiratı ile uçak ve motorlarının revizyonu için ihtiyaç duyduğu bir atölye yapılması ve yapılacak atölyenin gerektiğinde askeri havacılığa da faydalı olabilmesi için Akköprü’de bir atölye kurulması kararlaştırılmıştır. Akköprü deki atölyenin yetersiz hale gelmesiyle Etimesgut’ta ayrı bir atölye açılmıştır. 1940 yılında Polonyalı mühendislerin gelmesi ile atölye uçak fabrikasına dönüştürülmüştür. 27 Mayıs 1938’de İngiltere’den 16 milyon Sterlin kredi alınmasına ilişkin sözleşmeler imzalanmış ve bunun 6 milyonluk bölümü silah ve askeri malzeme alımı için kullanılmış, Uçak Fabrikası bu kredinin 1 milyon sterlinlik bölümü ile kurulmuştur. THK Etimesgut Uçak Fabrikasında Üretilen Uçaklar ve Planörler THK tarafından projeleri yapılan THK – 1: askeri taşıt planörü prototip olarak kalmıştır. THK- 2: Akrobasi eğitim uçağı. THK – 3: tek kişilik akrobasi planörü THK – 5: Ambulans uçağı Danimarka da uzun yıllar kullanılmıştır. THK – 6, THK – 7, THK – 8, THK – 9, THK – 13 ve THK – 14 planör olarak , THK – 10, THK – 11, THK – 12, THK – 15 ve THK – 16 ise uçak olarak tasarlanmıştır. Polonyalı mühendisler Etimesgut Uçak Fabrikası’nda etkin olarak 1941-1946 yılları arasında görev yapmışlardır. Burada, THK-1’den THK-11’e kadar olan uçak ve planörlerin projelendirilip üretilmesinde görev almışlardır. THK-12’den THK-16’ya kadar olan projeler tamamen Türk mühendislere aittir. Ayrıca, İngiltere’den lisansı alınan Miles M.14 Magister uçakları imal edilmiştir. THK-16 Mehmetçik : THK’nin ilk metal yapılı jet uçak projesi olup, tasarımı Y. Müh. Selahattin Beler tarafından yapılmıştır. Tük Hava Kuvvetlerinin jet pilot eğitiminin karşılanması amaçlanan bu uçakların 2 adet 210 hp gücündeki “Turboméca Piméné Turbojet” motorlarıyla donatılması planlanmıştır. THK Etimesgut Uçak Fabrikasının 18 Haziran 1952’de MKEK’e devredilmesi üzerine MKEK tarafından projeye MKEK-3 adıyla devam edilmiş, Ancak T.Hv.K. envanterine ABD yapımı Lockheed T-33 uçaklarının girmesiyle proje iptal edilmiştir. 1939 yılında başlayan ve uçak imalinde en çok başarı sağlayan ve direnen bu fabrika, 1951 yılın da bir kanunla MKEK devredilmiş ve Türkiye’de uçak imali maalesef birkaç sene sonra tarihe karışmıştır. THK GAZİ UÇAK MOTOR FABRİKASI Fabrikanın yapımına 1945 yılın’da Atatürk Orman Çiftliğinde başlanmış , 1947 yılın’da tamamlanmıştır. Şu anda yerinde Türk Traktör fabrikası vardır. Fabrikada imal edilecek motor tipleri üzerinde yapılan çalışmalar sonucu en uygun teklifin İngiltere’deki De Havilland Firmasına ait Gipsy Major motorunun sunduğu görülmüştür. Fabrika, yılda 200 adet Gipsy Major uçak motoru ve muhtelif makina parçaları imal edebilecek şekilde modern tezgâhlarla donatılmıştır. Bunlara ek olarak ufak tip ziraat ve taşıt motorları, motopomplar, standart parçalar ve motor yedekleri imal edebilme kapasitesine sahip olan fabrika Avrupa’nın sayılı tesislerinden biri olmuştur. Bu fabrikada 4 silindirli, hava soğutmalı 145 hp. gücündeki De Havilland Gipsy Major 10 uçak motorlarının alüminyum ve magnezyum alaşımlı parçaları fabrikanın dökümevinde dökülerek işlenmiş, ilk motorlar yerli parçalarla De Havilland’dan ithal edilen diğer parçaların bir araya getirilmesiyle gerçekleştirilmiştir. KM-5 Motor 1948-1949 döneminde Gazi Uçak Motor Fabrikası Etüt Bürosu Şefi olarak görev yapan Şükrü Er ve ekibi tarafından projelendirilmiş olan 5 hp. gücündeki bu motor tamamen yerel imkânlarla ve tek pistonlu olarak imal edilmiş olup, günümüzde bir örneği THK Müzesi’nde sergilenmektedir. Bu fabrika da 1952 yılında MKEK kurumuna devredilmiş ve daha sonra da yön değiştirmiştir. ANKARA RÜZGÂR TÜNELİ Ankara’da bir rüzgâr tüneli imal edilerek uçakların deneyleri burada yapılmıştır. ART Teknik Özellikleri: Azamî güç 1125 Beygir, Azamî rüzgâr hızı 360 Km/saat . ÖZEL TEŞEBBÜSLER VECİHİ HÜRKUŞ NURİ DEMİRAĞ ÖZEL İNSANLAR Selahattin ALAN Mehmet KUM Şükrü ER VECİHİ HÜRKUŞ Vecihi HÜRKUŞ, 6 Ocak 1896’da İstanbul’da doğmuştur. I. Dünya Savaşı’nda, Irak ve Kafkas Cephelerinde görev yapmıştır. Yunan uçaklarından kalan motor ve malzemeleri kullanarak, 1924 yılında Vecihi K-VI adlı iki kişilik bir keşif uçağı üretmiştir. ilk uçak imalatımızdır. Vecihi Hürkuş’un Ürettiği Modeller 1 Vecihi K VI 1924 2 Vecihi XIV 1930 3 Vecihi XV 1933 4 Vecihi XIV D 1933 5 Vecihi XVI 1934 6 Vecihi XVI D 1934 7 Vecihi SK X 1933 Vecihi K VI 1924 Vecihi Hürkuş, Hava Müsteşarlığı tarafından uçaklarına çok sınırlı sayıda uçuş sertifikası verilmesi sonucu Tayyare Mektebini kapatmak zorunda kalmıştır. 1935 yılında Atatürk’ün emriyle yeni kurulan THK’ye bağlı Türkkuşu’na geçmiştir. NURİ DEMİRAĞ UÇAK FABRİKASI (1936-1943) Nuri Demirağ 1886 yılında Sivas Divriği de doğmuştur. Samsun- Erzurum, Afyon - Antalya , Sivas - Erzurum hatlarında Toplam 1012 km demiryolu yapmıştır. Demirağ soy ismi kendisine Atatürk tarafından verilmiştir. 1935 yılında THK kongresinde 120 bin Tl bağış yapması ile Türk havacılığına adım atar. 10 Şubat 1937 de Beşiktaş’taki atölyeyi uçak fabrikası olarak açar. Daha sonra Yeşilköy de 1941 tarihinde Yeşilköy Nuri Demirağ Tayyare fabrikası ve Gök okulu hizmete girer. Nuri Demirağ Tayyare fabrikalarında mühendis Selahattin Alan ile birlikte iki model uçak tasarlanmış ve yapılmıştır. Bunlar Nu.36 ve Nu.38’dir. Nuri Demirağ Fabrikası, THK tarafından verilen 10 adetlik uçak siparişini teslim etmek üzereyken uçakların şartnameye uygun olmadığı gerekçesiyle THK uçakları teslim almamış ve Nuri Demirağ’ın verdiği 51.000 liralık teminatı gelir kaydetmiştir. Sonuç olarak; THK ile olan anlaşmazlığın aleyhine sonuçlanması, kuruluşlarının sipariş vermemeleri ve Yeşilköy’deki tesislerinin havaalanı yapılmak üzere devletçe kamulaştırılması üzerine Nuri Demirağ havacılık faaliyetlerine son vermiştir. THK-ÖZEL TEŞEBBÜS UÇAK ve MOTOR FABRİKALARININ KAPATILMASI,UÇAK ve UÇAK MOTORU ÜRETİMİ GİRİŞİMİNDE BAŞARISIZLIĞA UĞRAMA SÜRECİNDE YAŞANAN GELİŞMELER İÇ SEBEPLER Polonyalı Uzmanların Türkiye’den Ayrılmaları İdari Hatalar Uzman Personel Sıkıntısı Ticari Hatalar Teknik Hatalar Basının Olumsuz Tutumu Siyasi İradenin ve Yetkili Makamların Olumsuz Tutumları DIŞ SEBEPLER II. Dünya Savaşı’nın Sona Ermesi ve Soğuk Savaşın Başlaması Truman Doktrini ve Askeri Yardımlar Marshall Yardımları Havacılık Alanında Üst Otorite Eksikliği Talep Yetersizliği Motor Teknolojisindeki Gelişmeler SONUÇ 1925 yılında Vecihi K-VI uçağı ile başlayan Türk uçak yapımı ve havacılığı Maalesef 1950’ li yılların ortasında sona ermiştir. 1950 yıllarında duran havacılığımız 15 Mayıs 1984 tarihinde TUSAŞ‘ın kurulması ile yeniden başlamıştır. Günümüzde kendi uçağımızı ve uçak motorumuzu üretecek fabrikaların açılmış olmasının ne kadar önemli bir iş olduğu bu dönem incelendiğinde daha iyi anlaşılmaktadır. Bu döneme damgasını vuran başta Vecihi HÜRKUŞ olmak üzere Nuri Demirağ, Selahattin ALAN, Mehmet KUM , Şükrü ER ve bütün isimsiz kahramanları saygıyla anıyor hepsine Allah ‘ tan rahmet diliyorum. Ruhları şad olsun. |