Türksat Genel Müdürü Özkan Dalbay, ''Türksat mühendislerinin şu anda tasarımını yapmaya devam ettikleri yerli haberleşme uydusunu 2015 yılında uzaya göndermeyi hedefliyoruz'' dedi.
Dr. Dalbay, temaslarda bulunmak üzere geldiği Bosna-Hersek'in başkenti Saraybosna'da AA muhabirine yaptığı açıklamada, Türksat'ın yüzde 100 Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin hazinesine ait bir şirket olduğunu, ancak aynı zamanda da özel sektör anlayışı ile yönetildiğini vurguladı.
Türkiye'de iki önemli uydu projesi çalışması bulunduğunu belirten Dr. Dalbay, bu yılın Mart ayı itibariyle iki uydunun üretiminin Japonya'da başladığını, bunların Türksat 4A ve Türksat 4B projeleri olduğunu belirtti.
Dr. Dalbay, Türksat 4A uydusunun 2013 yılının Kasım ayında, 4B uydusunun ise 2014 yılının Şubat ayında uzaya gönderileceğini ifade ederek, ''Bu sayede, bu iki yeni uyduyla Türkiye'nin mevcut uydu kapasitesi yaklaşık 3 kat artmış olacak. Böylece yayımlayabileceğimiz kapasiteyi yaklaşık 3 kat artırmış olacağız'' diye konuştu.
"YERLİ HABERLEŞME UYDUSU 2015 YILINDA UZAYA FIRLATILACAK"
Dr. Dalbay, projelerinin sadece dışarıda, başka bir ülkede uydu üretmekle sınırlı olmadığını vurgulayarak, şu anda Japonlarla çok geniş bir uydu teknolojileri işbirliği çalışmasını yürüttüklerini vurguladı.
Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Binali Yıldırım'ın öncülüğünde geçen yıl Japonya ile Türkiye arasında ''Uydu ve Uzay Teknoloji İşbirliği Anlaşması'' imzalandığına dikkati çeken Dr. Dalbay, şunları kaydetti:
''Bu anlaşmanın verdiği imkanları sonuna kadar kullanıyoruz. Önümüzdeki dönemde Japonya ile daha başka projeler de yapmayı hedefliyoruz. Tabii bizim nihai hedefimiz Türksat mühendislerinin şu anda tasarımını yapmaya devam ettikleri yerli haberleşme uydusunu 2015 yılında uzaya fırlatmak. Türkiye'de tamamlanacak olan uydu üretim tesisinde, 2013 yılı itibariyle yerli haberleşme uydularını üretmeye başlamak bizim nihai hedefimiz. Tabii bu hedefte 2017 ve 2019 yıllarında başka yeni uyduların de Türkiye'de üretilmesi söz konusu. 2019 yılında en az 7 uydudan oluşan bir uydu filosuna sahip olmayı hedefliyoruz. Bu şu demek, en az 2 tanesi Türkiye'de üretilmiş 7 tane uydu ile dünya nüfusunun yüzde 91'ini Türksat uyduları ile kapsam altına alınacak. Bu sayede, Türkiye'den çıkan bir televizyonun yayını, dünya nüfusunun yüzde 91'ine ulaşmış olacak.
Dolayısıyla bu sayede, Güney Amerika ve Kuzey Amerika'nın doğusu olmak üzere, buradan başlayıp Japonya'yı, Filipinler'i, Uzak Doğu Asya'yı, hatta Avustralya'nın batısını ve Afrika'nın tamamını içine alan çok geniş bir coğrafyaya bir Türk, bir Bosna-Hersek veya bir Kosova televizyonunun yayınlarını ulaştırma imkanını en geç 2019'da elde etmiş olacağız. Adım adım kapsama alanımızı genişletiyoruz, hem uydu sayımızı büyütüyoruz hem de uyduları artık Türkiye'de üretmeyi hedefliyoruz. Aynı zamanında da kapsama alanımızın dünya nüfusunun yüzde 91'ine ulaşacak projelerimize devam ediyoruz.''
- "TÜRKİYE'DEKİ İSTİKRARLI YÖNETİM SAYESİNDE BU PROJELERİ BAŞLATTIK"
Dr. Dalbay, aslında Türksat projesi için rahmetli Cumhurbaşkanı Turgut Özal'ın ve o dönem PTT Genel Müdürü olan Emin Başer'in büyük çaba sarf ettiğini belirterek, sözlerini şöyle sürdürdü:
''1980'li yılların sonunda büyük bir vizyonla bu proje başladı, fakat kısa bir süre sonra bu vizyon kesintiye uğradı. Türkiye son 8-9 yıldır güçlü bir liderlik, istikrarlı bir yönetim anlayışı ve büyük bir vizyonla tekrar yönetilmeye başlamasından itibaren Türksat projesi o durgunluk dönemini aşıp tekrar bir devir hareketliliği kazandı. Biz de Türkiye'deki istikrar ortamının sağladığı güven ve desteği sonuna kadar kullanıyoruz.
Son yıllarda Türkiye'deki çok güçlü liderlik ve aynı zamanda istikrar sayesinde de bu projeleri başlattık. Önemli mesafe katettik. İnşallah bundan sonra 2019 yılında da hedeflediğimiz vizyona ulaşmış olacağız.''
BİR UYDUNUN MALİYETİ NE KADAR?
Dr. Dalbay, uydunun maliyeti ile ilgili soru üzerine, maliyetin uydunun kapasitesi ve gücüne bağlı olarak değiştiğini bildirdi.
Bu maliyetin ise 150-200 milyon dolardan başlayıp 400-500 milyon dolara kadar çıktığını belirten Dr. Dalbay, şunları kaydetti:
''Bir uydunun maliyetinin önemli bir kısmını uzaya gönderilme maliyeti oluşturuyor. Dolayısıyla sadece uyduyu yapmak ve uyduya sahip olmakla birlikte o uydunun uzaya gönderilmesinin de ciddi bir maliyeti var. Tabii bu maliyetin önemli bir kısmı teknoloji maliyetidir. Türkiye bu teknolojiye yavaş yavaş sahip oluyor, sahip olduktan sonra, şu anda yurt dışından tedarik ederek ödediğimiz fiyatların çok daha azına Türkiye'de haberleşme uydularını üretmeye başlayacağız.''AA